Research Article
Serap Ulusoy, Mehmet Özer, Özgür Albuz, Ömer Parlak
Ortadogu Tıp Derg, Volume 11, Issue 4, pp. 366-371
ABSTRACT
Aim: To compare Lichtenstein and TEP methods regarding the endocrine and inflammatory response to surgery and the results of early postoperative period.
Material and Method: 40 patients who had been operated for inguinal hernia at our clinic were included in the study. TEP was administered to the 20 patients while Lichtenstein was performed in another 20 patients. During the induction of anesthesia, postoperative 6th and 12th hours blood samples from the patients in both groups was obtained and serum ACTH, IL-6, WBC and CRP levels were measured. Results of early postoperative periods of operations were evaluated.
Results: There was no difference between the two groups in terms of surgical endocrine responses. Inflammatory response parameters varied. In patients TEP applied on WBC values and average checked at 6th hours at statistically significant degree higher while average of CRP values checked in 6th hours is lower at statistically significant degree in the patients with TEP than patients who underwent Lichtenstein operation. There were no significant differences detected in any period between Lichtenstein and TEP group in terms of IL-6 value. Postoperative VAS values of Lichtenstein group were statistically significantly higher than those of patients who underwent the TEP.
Conclusion: In study there wasn’t difference between TEP and Lichtenstein repair in terms of inflammatory and endocrine responses. TEP repair, found to be superior than Lichtenstein repair operation; as it provides return to work early, the patients have less pain and less analgesic is needed, and less cost that promoted by the earlier return to work.
Keywords: inguinal hernia, Lichtenstein repair, TEP repair, hernia complication
ÖZ
Amaç: Bu çalışmada inguinal herni nedeni ile yapılan Lichtenstein ve TEP yöntemleri, cerrahiye endokrin ve inflamatuvar yanıt ve postoperatif erken dönem sonuçları açısından karşılaştırıldı.
Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde inguinal herni tanısı ile opere edilen 40 hasta çalışmaya dâhil edildi. Hastaların 20’sine TEP, 20’sine Lichtenstein onarımı yapıldı. Her iki gruptaki hastalardan anestezi indüksiyonu sırasında, postoperatif 6. ve 12. saatte kan alınarak serum ACTH, IL-6, WBC ve CRP düzeyleri bakıldı. Operasyonların postoperatif erken dönem sonuçları değerlendirildi.
Bulgular: Her iki grup arasında cerrahiye endokrin yanıt açısından fark bulunmadı. İnflamatuvar yanıtta parametreler değişkenlik göstermekte idi. TEP yapılan hastaların 6. saatte bakılan WBC değerleri ve ortalaması Lichtenstein yapılan hastalardan istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekken, yine 6. saatte bakılan CRP değerinin TEP yapılan hastalardaki ortalaması Lichtenstein yapılan hastaların ortalamasından istatistiksel olarak anlamlı derecede daha düşük bulundu. IL-6 değerleri açısından TEP yapılan grup ile Lichtenstein yapılan grup arasında hiçbir dönemde anlamlı farklılık saptanmadı. Lichtenstein yapılan grubun postoperatif VAS değerleri, TEP yapılan hastalardaki değerlerden istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek bulundu.
Sonuç: Çalışmamızda TEP fıtık onarımı ile Lichtenstein fıtık onarımı arasında inflamatuvar ve endokrin yanıt açısından anlamlı fark bulunmamıştır. TEP, hastaların erken işe dönmesi, daha az ağrı olması ve daha az analjeziğe ihtiyaç duyulması ve işe erken dönüşün de yarattığı daha az maliyet ile Lichtenstein fıtık onarımına göre daha üstün bulunmuştur.
Keywords: inguinal herni, Lichtenstein onarımı, TEP onarımı, herni komplikasyonları
Case Report
Ömer Faruk Bük, Sönmez Ocak
Ortadogu Tıp Derg, Volume 11, Issue 2, pp. 211-213
ABSTRACT
Meckel’s diverticulum is a congenital abnormality due to incomplete closure of omphalo-mesenteric duct. It is called ‘Littre hernia’ when it is present in the hernia sac. In this paper, we present a 39-year-old man who underwent emergency surgery for incarcerated inguinal hernia and Meckel’s diverticulum detected in the hernia sac.
Keywords: Meckel's diverticulum, Littre's hernia, inguinal hernia
ÖZ
Meckel divertikülü omfalo mezenterik kanalın kapanmaması sonucu oluşan konjenital bir anomalidir. Nadiren fıtık kesesi içinde bulunduğunda Littre Hernisi olarak adlandırılmaktadır. Bu olgu sunumunda inkarsere inguinal herni tanısı ile opere edilen ve herni kesesi içinde Meckel divertikülü saptanan 39 yaşında bir erkek hasta sunulmuştur.
Keywords: Meckel divertikülü, Littre hernisi, inguinal herni
Research Article
Ertuğrul Kılıç
Ortadogu Tıp Derg, Volume 10, Issue 3, pp. 317-321
ABSTRACT
Aim: Quadratum lumborum block II (QL II) is a method used for pain control after abdominal surgeons. In this study,
we aimed to retrospectively investigate the effect of ultrasound-guided QL II on postoperative analgesia and opioid
consumption in Inguinal Hernia repair surgery (IHC) operations under general anesthesia.
Material and Method: This retrospective study was carried out retrospectively with the files of patients with
IHC under general anesthesia in our clinic between 01.01.2018 and 01.04.2018. The patients who were under
general anesthesia divided two groups. QL-used (group Q) and unused (group G) patients. Pain levels measured by
postoperative visual analog scale (VAS) and consumption of opioid were recorded according of their file knowledges.
Result: Postoperative VAS at 2, 4, 8 and 12 hours group G was statistically significantly higher. Postoperative
total opioid consumption was statistically higher in group G. Postoperative opioid first using time was statistically
prolonged in group Q.
Conclusions: For result of this retrospectively designed study was observed that inguinal hernia operations were
effective in QL pain control in the first 24 hours postoperatively. Prolonging opioid first using time also reducing
opioid consumption.
Keywords: Inguinal hernia, postoperative analgesia, quadratus lumborum blok
ÖZ
Amaç: Quadratum lumborum bloğu II (QL II) batın cerrahilerden sonra ağrı kontrolü için kullanılmakta olan bir yöntemdir. Bu çalışmada, ultrasound eşliğinde yapılan QL II nin genel anestezi altında yapılan İnguinal Herni onarımı cerrahisi (IHC) operasyonlarında postoperatif analjezi ve opioid tüketimine etkisini retrospektif olarak incelemeyi amaçladık.
Gereç ve Yöntem: Retrospektif olarak planlanan bu çalışma 01 0cak 2018 ile 01 Nisan 2018 tarihleri arasında kliniğimizde genel anestezi altında IHC olan hastaların dosyaları geriye dönük olarak taranarak yapıldı.
Genel anesteziye ek olarak QL II uygulanan (grup Q) ve uygulanmayan (grup G) hastalar olarak iki grupta incelendi. Bu hastaların vizüel analog skala (VAS) ile ağrı düzeyleri, analjezik tüketimleri ve analjezik ilk kullanım zamanı dosya incelenmesine göre kayıt altına alındı.
Bulgular: Postoperatif VAS 2., 4., 8., ve 12. saat lerde grup G da istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksekti. Postoperatif toplam opioid tüketimi ise grup G de istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksekti. Postoperatif ilk opioid kullanım zamanı grup G da istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha kısa sürede idi.
Sonuç: Retrospektif olarak dizayn edilen bu çalışmaya göre inguinal herni operasyonlarında QL II postoperatif ilk 24 saatte ağrı kontrolünde etkili olduğunu, opioid ilk kullanım zamanını uzattığını ve opioid tüketimini azalttığını düşünmekteyiz.
Keywords: İnguinal herni, postoperatif analjezi, quadratus lumborum blok